18 Mart 2019 Pazartesi
10 Aralık 2013 Salı
ANKARA CUMHURİYET LİSESİ
İlkokulu 1957 yılında Kayseri'de bitirdim. Kayseri Lisesinde ortaokula kaydımı yaptırdım. Kayseri Lisesinde bir yıl okuduktan sonra rahmetli babamın işi nedeniyle evimizi Ankara'ya naklettik. Bahçelievler Çarşı durağında 29. sokaktaki yeni evimize en yakın okul olan Bahçelievler Ortaokulu'na kaydımı naklen yaptırdık. Bahçelievler Karakol durağında, Renkli Sinema sokağındaki (42. Sokak) okulumuz Bahçelievler İlkokulu ile aynı binayı paylaşıyordu. Kızlı - erkekli karma eğitim yapan orta-okulumuzda talebe mevcudu 500 civarında idi. Müdiremiz rahmetli Saadet Göbelez ( Ülgenalp) bizlerin iyi yetişmesi için çok çalışırdı. Hafta sonları okulda çay partileri tertipler, tanınmış bir kişiyi veya müzik topluluğunu bizlerle sohbet etmek için okula davet eder, yakın çevremize geziler yapar, kılık, kıyafet ve davranışımızla ilgilenir, bize bir anne şefkati ile yaklaşırdı. Öğretmen kadromuz da kaliteli idi.
Müdiremiz, 1959 yılı ilkbaharında bahçede toplu halde bize hitap ederken çok sevinçli olduğunu, bize müjdeli bir haber vereceğini söyleyerek " Okulumuzun önümüzdeki dönem (1959 - 1960) LİSE olacağını açıkladı." Bu güzel haber karşısında biz talebeler sevincimizi bağırarak ve tezahürat yaparak karşıladık. Müdire Hanım konuşmasına devem ederek: " Bugün bir kat daha sevinçliyim. Lisemizin adı " ANKARA CUMHURİYET LİSESİ oldu. Cumhuriyet adı Türkiye'de ilk defa bir liseye veriliyor" dedi.
1959 - 1960 öğrenim yılında ben orta son talebesi olduğum yıl Ankara Cumhuriyet Lisesi öğrenimine başlamış oldu.O yıl sadece lise 1 'ler faaliyete geçti. Daha sonraki yıllar sırasıyla Lise 2 ' ler ve Lise 3' ler açılmış oldu. Verdiğim bu bilgiler ışığında Ankara Cumhuriyet Lisesi resmen Eylül 1959 yılında faaliyete geçmiştir.
Müdiremizin müjdeli haberi verdiğinde söylediği " CUMHURİYET adı Türkiyede ilk defa bizim lisemize veriliyor" ifadesi beynimde yer yapmıştı. Bu ifade öğrenim yaptığımız yıllarda bir daha hiç tekrarlanmamıştı. Mezun olduktan sonra CUMHURİYET adını alan lise sayısının artmakta olduğunu izliyordum. Kurucu üyesi olduğum ve 10 yıl Yönetim Kurulu Başkan Vekilliğini yürüttüğüm (1993 - 2002) "Ankara Cumhuriyet Liseliler Derneği" yayın organı olan "ACL HABER BÜLTENİ" için bir makale hazırlamıştım. 1993 yılında hazırladığım bu makalem diğer yazılarla birlikte Yönetim Kurulunda görüşülüyordu. Makalemde ülkemizde Cumhuriyet adını ilk alan lise" ifadesine arkadaşlarım takılmıştı. Yönetim kurulu arkadaşlarım bu ifadeyi ilk duyduklarını, yanlışlık yapmamak için araştırılmasını söylediler. Benim ısrarım ve yaşadıklarımı anlatmam üzerine ikna oldular ve her ihtimale karşı bir de okul yönetimine danışılmasını istediler. Okul yönetimi de bu hususta bir bilgilerinin olmadığını belirtti. ACL HABER' de makalem yayınlandı ve o tarihten sonra da tüm ACL 'li arkadaşlarımız CUMHURİYET adının verildiği ilk lisenin mezunları olmanın gururunu her fırsatta dile getirir oldular
17 Şubat 2011 Perşembe
AUGUSTUS TAPINAĞI - ANKARA
Romalılar M.Ö.1.yüzyılın sonlarına doğru Galatya'yı eyalet haline getirip Ankara'yı metropolis-başkent yaptıktan sonra, bir takım imar faaliyetlerine girişmişler ve şehrin büyüyüp gelişmesini sağlamışlardır. Roma-Augustus Tapınağı'nın bu dönemde yapılarak imparator kültünün de Ankara'ya getirilmesi bu kente verilen önemin bir belgesidir. Augustus Tapınağı, Ulus’ta Hacıbayram Camii’nin bitişiğinde yer almaktadır. Roma Döneminin önemli yapıtlarından biri olan tapınak, son Galat Hükümdarı Amintos'un oğlu Kral Pylamenes tarafından Augustus'a bağımlılık nişanesi ve Galatya Eyaletinin Roma’ya katılmasını kutlamak amacıyla M.Ö. 25 yılından sonra yapılmış olmalıdır. Roma Döneminde Ankara, Augustus Tapınağı'nın bulunduğu kutsal tepenin etrafında kurulmuştur. Her ne kadar M.Schede tarafından M.Ö.2.yüzyıla tarihlenmiş olsa da, tapınakta bulunan mimari öğeler erken Augustus Dönemini (M.Ö.27-M.S.14) işaret etmektedir. Frig Döneminde Tapınağın bulunduğu tepede bereket tanrıçası Kybele ile Ay tanrısı Men'e tapınıldığını, Roma Dönemi sikkelerindeki tasvirlerden ve yazıtlardan anlamaktayız. Ayrıca kolonadın kuzey-batı antası üzerindeki yazıttan ise tapınağın Augustus ve Tanrıça Roma'ya adandığını biliyoruz. Tapınağı kiliseye dönüştüren Hıristiyanlar cellanın güney duvarına üç pencere eklemişler ve cella ile opisthodomos arasındaki duvarı yıkarak naos'un gerisine de bir krypta yapmışlardır. 15.yüzyıl başlarında Türklerin Ankara'yı almasıyla tapınağın kuzey-batı köşesine Hacıbayram Camii eklenmiştir. Cellanın kuzey-batı duvarının bir bölümü 1834'de yıkılmış olmakla beraber tapınak bu gün iyi korunmuş durumdadır.M.Ö.8.yüzyıldan günümüze değin tüm kutsal yapıların üst üste ve yan yana bulunmasını bir eski Anadolu geleneği ve Anadolu insanının hoşgörüsü olarak yorumlamak yanlış olmaz. Tapınak, basamaklarla çıkılan 36x54,82 m. ölçülerinde bir podyum üzerine oturmaktadır. Cellaya giriş yüksek bir kapı ile sağlanmaktadır. Naos 12,8x28,21 m'lik bir alanı kaplamaktadır. Pronaos'unda 4, opisthodomos'unda 2 korint tarzında sütun yer almaktadır. M.S. 2.yüzyılda ion düzeninde kısa kenarına 8, uzun kenarına 15 sütün eklenerek peripteral ve pseudodipteros bir plan oluşturulmuştur. Plan olarak benzemesi nedeniyle Hadrian Dönemi'nde yapılmış Aezanoi Zeus Tapınağına (Kütahya-Sivrihisar) öncülük ettiğini söyleyebiliriz. Ayrıca tapınak yerli Anadolu geleneğini sürdüren Efes, Sardes, Menderes Magnesiası ve son yıllarda Pessinus'da ortaya çıkarılan tapınak gibi batıya dönüktür. İmparator Augustus ölümünden önce Vesta rahibelerine dört adet belge teslim eder. Bunlardan birisi vasiyetnamesi, ikincisi cenaze töreni hakkındaki emirleri, üçüncüsü imparatorluğun parasal ve askeri durumunu belirtmekte, dördüncüsü ise yaşadığı sürece yaptığı işleri anlatmakta idi. Bunlardan ancak dördüncüsü ''index rerum gestarum'' tapınağın duvarında iki dilde, Latince ve Helence yazılmış olarak günümüze kadar gelmiştir. Roma'da İmparatorun mezarının önünde yer orijinal Latince metin kaybolduğu için tapınağın önemi daha da artmıştır. Pisidia bölgesindeki Antiochia'da (Yalvaç) yapılan kazılarda ''Res Gestae Divi Augusti'nin (tanrılaştırılmış Augustus'un işleri) adını taşıyan kitabenin kopyasına ait parçalar ele geçmiştir. Bu da, şimdi Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde bulunan tapınağa ait olan yazıtların eksik bölümlerinin tamamlanmasına yardımcı olmuştur. Latince ve Yunanca olan bu yazıt tapınağın Hacıbayram Camii'ne yakın olan duvarın üstünde tanrılaştırılmış Augustus'un icraatı sözcükleri ile başlar ve duvarın büyük bir bölümünü kaplar. |
22 Ocak 2009 Perşembe
ANKARA HAVASI
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiJ8qL0fbogen0OckiUvy9BEwwtx-bv2dcHMxqRoudwAFadPQcghex6MRpm8iwzgWMf4egXqUVMASOYLVkLgtiZUN9DUieAdzV0YRJMPnExpU1FCxFOXL9XWKhUjH0eNbaAO2WK3gNOmRzR/s320/Ankara-Havas%C4%B1-(Temiz).jpg)
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgOiv1p7nidHVBMhLypteyTOF_lY0p0LmlJofB4L-x0AIxdxuDPSw-fTds4VwjEk7-vMNs4wKv8_vNZIbZNVKzWYEXUcv2qWfcmsXSAhIQ_-rp9WUd03fHfPQbGEH_ySc1AZK5SHuhTJzMh/s320/Ankara-Havas%C4%B1-210109N-002.jpg)
Ankara’nın bu sıkıntılı ve korkutucu durumu, 1980’li yılların ortalarında temiz bir yakıt olan doğalgaz’ın gelmesiyle son bulmuştu. Isıtmada doğalgaza dönüşümün hızlı bir şekilde uygulanması, Anakara’lıların bu değişimi benimseyerek desteklemesi bir anda havanın temizlenmesine, mavi gökyüzünün ortaya çıkmasına ve dolayısıyla insanların mutlu olmalarına neden olmuş, yaşanabilir bir kent ortaya çıkmıştı.
Ankara’da nüfusun hızlı artması, araç sayısı ve sanayileşmenin kontrolsüz büyümesi yanında belediyelerin ve hükümetimizin kömür kullanışını teşvik edip, bedava kömür dağıtmaları, doğalgaz fiyatının aşırı zamlanması Ankara’da yeniden hava kirliliği sorununun hortlamasına neden olmaktadır. Bizzat Başbakan tarafından kömür kullanılmasının savunulması ürkütücü, üzücü ve düşündürücüdür.
Bizi yönetenlere T.C. Anayasasının 56. maddesini hatırlatmak istiyorum:
“MADDE 56. – Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.
Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir.”
Haydi göreve!
22.01.2009
T.C.Anayasası:
http://www.tbmm.gov.tr/Anayasa.htm
18 Ocak 2009 Pazar
ANKARA CUMHURİYET LİSELİLER BULUŞTU
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgVDH3zl99VvWkc5TdaAVos_K5WrS9bV86KEbniHAU97R_kodKHqOnbugVH8aWgbQkYVkWO8byScbXNfq7WPEYgavdXCyeZJMVmpBnDXyQBjCkbjCxy6eKV8M7O1uBQdgOX7NQBQpaHO7Hf/s320/ACL-Brunch-180109-N-075.jpg)
"ACL Merhaba 2009" brunch etkinliğinde çok sayıda Ankara Cumhuriyet Lisesi mezunu, öğretmenleri, eşleri, çocukları ve torunları ile biraraya gelerek hoşça vakit geçirdiler. Emekli öğretmenlerimizden; matematik öğretmenimiz Adviye Günal, sanat tarihi ve resim öğretmenimiz Osman Akbay ve fransızca öğretmenimiz Muazzez Kargalık toplantıya katılanlar arasındaydı. Ankara Bahçelievler Buz Pateni Shoppe Tesislerindeki buluşmada gündem yine eski okul günleri idi. Eski dostlar birbirlerine doyamadan ayrılırlarken en kısa zamanda yeni bir etkinlikte buluşmak dileğiyle vedalaştılar.
Merhaba.
Cumhuriyet liselilerle ilgili düzenlediğin toplantı nedeniyle seni içtenlikle kutluyorum. O gün, daha önceden planlanmış bir toplantım olduğu için katılamayacağım. Ama, gönlümün sizlerle birlikte olduğunu belirtmek isterim. Tüm dostlara selam ve sevgiler.
Ercan Deva
Yüzlerinizden gülücükleriniz eksik olmasın..
Hepinize sağlık dolu uzun ömürler ve çok çok güzel günler temenni ediyorum..
Herşey sağlık içerisinde,gönlünüzce olsun canım ACL li arkadaşlarım,
Ellerinize sağlık Mehmet bey.. Sevgiler,sağlıklar Berrin Yücekaya-1971/İstanbul
Nejat koşal.
AYŞEN YILDIRIM SUNGUR
Gerçekten çok güzel ve özel bir gündü benim için. Çok teşekkürler herşey için, görüşmek dileğiyle, sevgiler. Mürşide Tatoğlu
Platforma üye olduğumuzdan bu güne değişik tarihlerde ve yerlerde yapılan bir araya gelişlere katılma imkanımız olmadı. Ama yazılanları okudukça ve o birliktelikleri görüntüleyen fotoğrafları
gördükçe de iç geçirmedik değil. Uzun bir süredir Okulumuzun Kasım ayında yapılan toplantılarına 2008 deki
hariç katıldık. Gecelerine katılamamıştık. Belpa'da yaptığı organizasyonla, büyük bir katılımın sağlandığı 2009 yılı
ilk birlikteliğini gerçekleştiren Mehmet ve Rüya Hamurkaroğlu kardeşlerimize sonsuz teşekkürlerimizi sunarız.
Lise yılları ile ilgili fotoğraflar konusunda oldukça tembellik yaptığımızın farkındayız. İlk fırsatta bizdeki fotoğrafları da (kim bilir hangi kutuda duruyorlar) günışığına çıkarıp sizlerle paylaşacağız. Hepinize saygı ve sevgiler sunarız,
Lütfü Metin(1968) & Özcan (Erel) Metin(1970)
YÜREĞİNİN TÜM GÜZELLİKLERİNİ ELE VEREN GÜLEN YÜZÜN İLE, BİZLERE SUNDUĞUN
GÜZELLİKLERE BİR YENİSİNİ DAHA EKLEDİN.
"Sevgi çiçeği" nasılda yakışmış bu isim, güzel,doğal,hesapsız kitapsız
bizlere sunulan doğa harikasına.
Son ankara buluşmasındaki ACL dostlarımıza ne mutlu. Darısı bahardaki "YOLUN
YARISI " buluşmamızın başına.
GELİN BİRLİK OLALIM,
İŞİ KOLAY KILALIM,
BAHARDA BULU DA OLALIM HEPİMİZ.
Beyhan Akkoyunlu Şekerci
ACL 1963
ACL e-grubu fotoğraf albümü:
http://groups.yahoo.com/group/AnkaraCumhuriyetLisesi/photos/album/0/list
14 Ocak 2009 Çarşamba
TAŞLIKBURNU ( GELİDONYA ) FENERİ
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiAHEa8mz7RkmcaslT2INItKTvGJ-Yk0pFoFypqY1PnGxAlDnpkfPUPgsmDIwTq6RAtdmXNe2BiFxLledgwbor1gl-Zug3aay-kh9JTxQ0FSt8AFfhgXf_FloOYaI4aPfVpqGDwkfZycxIZ/s320/Gelidonya.jpg)
Yemyeşil bir yarimadaya yarenlik eden beş adayla birlikte büyülü bir masal dünyasını anımsatan Taşlikburnu - Gelidonya- ülkemizin en güzel fenerleri arasinda ilk sıradaki yerini alıyor. Akdeniz kılavuz fenerlerinden biri olan Taşlıkburnu Feneri 1934 yılında Antalya’ nın Kumluca ilçesi Taşlık burnunda Tarihi Likya yolu üzerinde inşasına başlanmış 1936 yılında hizmete açılmıştır. 237 metrelik rakımıyla Türkiye’ nin en yükseğe konumlanmış feneri olan Gelidonya Feneri sivri kayalıklar üzerine ulaşımı oldukça zor olan ve günümüzde bile elektrik ulaştırılamadığı için elle kurularak çalıştırılan bir deniz feneridir.
Fenere ulaştığınız zaman denizin beş adalarla ( Gelidonya adaları ) birlikte oluşturduğu alabildiğine gizemli ve vahşi güzellikler karşısında ürpermemek mümkün değildir. Tarifi zor duyguların yaşandığı bu noktada zamanın durduğunu hissedersiniz. Belki de burası adı henüz konmamış bir masal ülkesidir. Doğanın yalnızlığında çam ağaçları kokuları arasında Akdeniz güneşiyle yıkanan Gelidonya Feneri, Türkiye’ nin en etkileyici en güzel manzaralı deniz feneridir. Taşlıkburnu feneri 237 m. yükseklikte bulunmakta ve Türkiye'deki en yüksekte bulunan tek feneridir. Antalya, Kumluca Mavikent Beldesi Karaöz Köyü sınırları içindedir. Antalya Körfezi ile Finike Körfezi'nin kesiştiği noktadaki Gelidonya Burnu'nun üzerindeki fenere orman içi patika yoldan yaya olarak ulaşılır.Taslikburnu (Gelidonya)which is reminiscent of a magical fairy - tale word with its five islan surrounding an emerald green peninsula, definitely ranks among Turkey's most beatiful lighthouse. (It is the higest above sea - level 237 m)
Taşlıkburnu Feneri SlaytShow:
http://outdoors.webshots.com/slideshow/46779644uJmQKx;jsessionid=abcsbPxQJpMf59EGwFw7r
11 Ocak 2009 Pazar
ANKARA CUMHURİYET LİSELİLER BULUŞUYOR
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgU0h3tD7GGTU4X7Dn3ET4UqiLdfQgX-c-CXVLj5aqJyDQFjXsZo_0olyFdXfrxrUlX-Egwbppj61bYaAAxzMI89qzKuyIdtpuu7llrdskTDqofsX8qeR8RmbHtfr6WqNrQLIxdviHzpJGg/s320/ACL-Davetiye.jpg)
Ankara Cumhuriyet Lisesi mezunları 18 Ocak 2008 Pazar günü "MERHABA 2009" bruch'ında
HATAY ARKEOLOJİ MÜZESİ
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEibvQrDM_B41tZlRa7p2gqyulbscD5cggIcWll-pkoK0-UIHKv5eovsHYecBiGVOUwBaWFMlMZ2npeRpcGgF9nCIvXN15KsVVdSEjeXB0SoP34gG5MPyz8tnbW9lIk8OXo_k4dOjEQn8jkh/s320/Antakya+seramikjpg.jpg)
7 Ocak 2009 Çarşamba
HAMAMÖNÜ EVLERİ YENİLENDİ
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhmq7GiobhKWj282KHuvMU7Y8rpBz5c0pjifNNrqcESEoRwq2eN4UlQBPvkcrQ7QnircR9ysiOBwrTEoFSWz3xpvzgrPYfIpHA8OoMCuurH2HMwHpj4ApqzccsJFvBaTCHAd8GxcNMt5EaF/s320/Ank.301208-026.jpg)
Altındağ Belediyesi’nin geçtiğimiz aylarda başlattığı “Hamamönü Sokak Sağlıklaştırma Projesi” çerçevesinde yenilenen ve eski Ankara evlerinin yer aldığı İnci ve Dutlu Sokaklar tüm Ankara’nın ilgi odağı oldu. Bölgede yer alan
Kaynak: Altındağ Belediyesi web sayfası.
KUĞULUPARK DONDU
ANKARA’NIN DENİZ KABUKLARI FOSİLLERİ
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg6_D7gW-THOOP769kFgY-bY0Pi2JCFZW0jFxiibW61dcQFMElw-XOgM0LhkkpqwpVwH8_uefONM4hNmfbNi04oXJxvTLT79FHjZH5m0nZAB2RSdAjgTcTvN_G6p5wPm-HprXhsY1uWhRnd/s320/190808N+Dagyaka.jpg)
Dağyaka (Teşrek) Kazan’a bağlı Ankara’ya
Dağyaka Köyü muhtarı Cemalettin Turhan fosil alanlarını bana gezdirdi. Bu alanların hazine arazisi olduğunu ve Ankara Çimento Fabrikasına 50 yıllığına kiraya verildiğini, çimento fabrikasının burada bir şantiye kurarak fabrikaya kamyonlarla ham madde yolladığını ve bu sebepten fosillerin en çok bulunduğu tepenin şu anda yok edildiğini, sıranın diğer fosilli alanlara geldiğinde bu tabiat mirasımızın tamamen yok olacağını anlattı. Köylerindeki tabiat mirası alanların korunması için Muhtarlık olarak ilgili mercilere başvuruda bulunduklarını ancak bir netice alamadıklarını da üzülerek bana söyledi.
Yaptığım gezide şekilleri hiç bozulmamış çok miktarda deniz kabukları fosillerine rastladım. Muhtar, yağışlardan hemen sonra kabukların daha da çok belirginleşerek ortaya çıktıklarını söyledi.
Ankara’nın hemen yakınındaki bu çok değerli tabiat mirasımıza sahip çıkılması gerekir. İlgili makam ve kuruluşların, Tarım ve Çevre Bakanlığı, Kültür ve Çevre Bakanlığı, Enerji Bakanlığı, Ankara Valiliği, Kazan Kaymakamlığı, MTA Genel Müdürlüğü ile Üniversitelerimizi araştırmalarda bulunmaları ve alanın korunması için göreve çağırıyorumFOTOĞRAF SANATI
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgkP9Rhyw-YuTKWqJb2xGSH9yZvUCI8j2tgNsajPwsz40i1a2PWqM6r2UVW5t3OQrHeVvuFH5mL7afsFVRJq_O9AgEftqBv6I7qwsnJiuaWvdVhU3y-itMUWE3hvhGf3o0PWX978x9YLISg/s320/An+takya+280408R+037.jpg)
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjyhHpFRxyrgd-qQVlRUQbDrOywYL05wyjiA2AbkMNV6mAltFBhtVT7q38z8FOWHDxX_9dRkicBM5cCtfz13g6LJLo4okcN1uiAlANkYo98zdK2CedvjpjHH18hlRYXTiv00mOAFwr4Mj4a/s320/An+takya+280408R+066.jpg)
- Fotoğraf kelimesi Yunanca photo “ ışık” ve Latince graph “ iz bırakmak” sözcükleri birleştirilerek türemiş bir isimdir.
- Kelime anlamı, ışık yardımı ile iz bırakmaktır.
- Fotoğraf cisimlerden yansıyan elektromanyetik radyasyonun toplanıp odaklanmasıyla oluşturulur.
- Çeşitli araç ve malzeme kullanarak görüntüyü özel bir yüzey üzerine sabitleme şeklinde de tarif edebiliriz.
- En yaygın rastlanan fotoğraflar insan gözünün görebileceği kalıcı görüntüler yaratan dalga boylarıyla oluşturulan fotoğraflardır.
- 19. yüzyılı icatlar yüzyılı olarak tanırız.
- Fotoğraf da 19. yy. ‘ın ilk yarısında keşfedilmiş ve halk tarafından hemen benimsenerek yaygınlaşmıştır.
- Fotoğraf dalındaki gelişmeler keşfedildiği günden beri halen hızlı bir şekilde ve inanılmaz boyutlarda devam etmektedir.
- Bir duygu tasarı, güzellik vb anlatımında kullanılan yöntemlerin tamamı veya anlatım sonucunda ortaya çıkan üstün yaratıcılığa sanat denilmektedir.
- Edebiyat müzik, resim, heykel, mimarlık, tiyatro vb insanda coşku ve hayranlık uyandıran sanatlara “Güzel Sanatlar” denilmektedir.
- Sanatçı sanatını icra ederken estetik katkısında bulunur.
- Sanat ve estetik günlük yaşamımızın görünüşlerinde barınan güzelliği, doğanın insanın ve nesnelerin güzelliğini yeniden yaratır.
- Fotoğraf sanatı da çevremizdeki güzellikleri estetik bir katkı ile sunmaktadır.
İLETİŞİM
İletişim, karşılıklı bilgi alışverişi amacına yönelik bütün etkinliklerdir. İletişim ile en az iki katılımcının, en az bir yönde bilgi geçişi temeline dayanır. Belirli mesajlar kodlanarak bir kanal aracılığı ile bir kaynaktan bir hedefe/ alıcıya aktarılması sürecidir.
Tek yönlü ve çift yönlü olmak üzere iletişimi 2 ‘ ye ayırabiliriz.
Tek yönlü iletişim:
· Tek noktadan çok noktaya. Hemen hemen bütün klasik basın yayın organları.
· Tek noktadan tek noktaya. Mektup, e-posta vs.
Çift yönlü iletişim:
· Tek noktadan tek noktaya. Klasik telefon görüşmesi.
· Çok noktadan çok noktaya. Bir açık oturum.
Bir iletinin öğeleri kısaca:
· Gönderici: İletiyi hazırlayan ve gönderen kişidir.
· Alıcı: İletinin gönderildiği kişidir.
· İleti: Gönderilmek istenen bilgi, düşünce, duygu ve benzerlerinin kanal aracılığı ile şifrelenmesidir. Şifreleme genelde dildir. Türkçe, İngilizce vs.
· Kanal: İletinin göndericiden alıcıya ulaştığı yol, araç.
Günlük hayatımıza girerek hepimiz tarafından vazgeçilmez bir ileti aracı olan e- posta – Elektronik Posta- :
Elektronik posta,( kısaltılmışı e-posta, İngilizcesi e-mail) kullanıcıların sayısal ortamda yazdıkları ve birbirlerine gönderdikleri iletilere verilen addır. İnternetin en eski ve halen en vazgeçilmez iletişim araçlarından birisidir. E-posta, fiziksel, alışılagelmiş posta alımı ya da gönderilmesinin elektronik olanı ve internet üzerinden gerçekleştirilen, düşük maliyetli ve hızlı halidir. İnternetin ilk hizmetlerinden birisidir.
Bir e-postanın yapısı:
· Gönderen ya da Kimden (From)- İletiyi gönderenin adresi.
· Alıcı ya da Kime (To)-İletiyi alanın adresi ve adı yer alır. İletinin kime yollandığını gösterir. E-posta adresinin arasına boşluk bırakmadan ”,” virgül koyarak birden fazla kişiye yollamak mümkündür. Eğer adresiniz gözükmüyorsa, BBC ile gizlenmiş olabilir.
· Konu (Subject) – İletiyi özetleyen başlık, genelde daha sonradan hatırlamakta ve e-postaları ayırmakta yardımcı olur. Etik olarak yazılması önerilir.
· Tarih (Date)
· E-Posta bedeni (Body)- İletinin kendisi ve gönderenin imzası yer alır.
· Karbon Kopya “KK” (CC, Carbon Copy)- Aslen gönderilen kişiye ek olarak iletinin başka alıcılara gönderilmesini sağlar. İleti bu kişilere doğrudan hitap etmemektedir. İleti bu kişileri bilgilendirmek amacıyla yollanmıştır.
· Gizli Karbon Kopya “KK” GKK” (BCC, Blind Carbon Copy) – Kapalı karbon kopya olarak da bilinir.Buraya yazılan adresler iletide gözükmez. Etik olarak birçok kişiye gönderilen gayri resmi iletiler için bu alanın kullanılması uygun düşer. Bu tür adres gizleme yığın iletiye karşı da koruma sağlar.
· Cevaplama (Reply) – Belli bir adresten gelen e-postayı cevaplamak amacı ile kullanılır.
· Herkesi cevapla (Reply All) – Cevaplanan iletiyi, gelen e- postanın To: ve CC: kısmında yazılmış olan tüm adreslere yollamak için kullanılır. En çok suistimal edilen fonksiyonlardan birisidir.Genelde tüm adresler açık olarak ve gereksiz adreslere gider. Bilgisayara giren virüslerin kullanıldığı mekanizmalardandır.
· Yönlendirme (Forward , Fwd) – Gelen bir e-postanın bir başka adrese yönlendirilmesini sağlar.
· Ek ( Attachment) – Yazıya ek olarak yollanan dosyalardır. Ses, resim, video, yazı dosyaları vs. Virüslerin yayılma yollarından birisidir. Bilinmeyen dosya eklerinin açılması önerilmez.
ü Yazışmaların e-posta ile yapılmasıyla:
ü Kâğıt kullanımında ve tonerlerde tasarruf sağlanmaktadır.
ü Faks zinciri, telefon zincirindeki kopmalar ve yanlış anlaşılmalar ortadan kalkmaktadır.
ü Personel tasarrufu sağlanmaktadır.
ü İletiler giderken kaybolma, ulaşmama tehlikesi ortadan kalkmaktadır.
ü Pul, zarf, telefon gibi masraflardan tasarruf sağlanmaktadır.
YIĞIN İLETİ - SPAM:
İstenmeyen elektronik iletilere verilen addır.
SPAM e-postaların ciddi bir çoğunluğunun içerdiği yasalara aykırı içerik, pornografi, yasadışı online kumar servisleri, piramit satışlar, hemen zengin olma vaatleri ile aldatıcı ticari eylemler, bireylerin psikolojisini olumsuz yönde etkilemektedir.
Özellikle toplumun küçük yaştaki mensuplarının Internet’in olumlu özelliklerinden ziyade, zararlı yönleri ile tanışmasına sebep olurlar.
Yığın iletiler genellikle aşağıdaki karakteristik özellikleri sergiler:
· Birden fazla alıcıya aynı içerik ile gönderilir.
· Çoğunlukla alıcıya hiçbir şey ifade etmezler.
· Çirkin ya da yasadışı içerikle gelirler ya da onlara yönlendirirler.
· İçerikleri yalan ya da yanıltıcı olurlar.
· Mesajın başlık bilgileri tahrip edilmiş olur.
· Dolayısıyla geriye dönük izleme hayli zor olur.
· Alıcıların bu dağıtımdan ileti almak istemediklerini belirtebilecekleri geçerli / fonksiyonel bir adres sunmazlar.
· Elde edilmesi ve kullanılması kişilik haklarına tecavüz niteliği taşıyan içeriklere sahip olurlar ya da bu yolla toplanan bilgiyi, kitleyi kategorize etmek için kullanırlar.
Yığın ileti örnekleri:
· Zincir e-postalar. Çok kişinin birbirine forward ettiği e-postalardır.
· İlaç/kozmetik Ürünler.
· İllegal içerik / Pornografi.
· Hemen zengin ol / Evinden para kazan yöntemleri
· Virüs uyarıları.
· Firma ve ürün karalama.